Son yıllarda geniş çaplı araştırmalar yapıldı ve bunların sonucunda hormon tedavilerinin sonuçları ile ilgili faydalı olduğu kadar kafalarımızı karıştıran sonuçlara ulaşıldı. Bunun sebebi araştırma yapılan kadın grupları arasındaki farklılıklar olduğu kadar araştırılan ilaçların içeriği ve dozajında, uygulanış şeklinde olan farklılıklar da olabilir. Halen çalışmalar sürdürülmekte ve zaman içinde daha da detaylı veriler alabileceğimiz görülmektedir.
1- Östrojen ve progesteron birlikte 5,2 yıl verildiğinde her yıl için 10.000 kadında fazladan 8 yeni meme kanseri vakası, 8 yeni inme vakası, 7 kalp krizi ve 18 yeni damar tıkanıklığı görülmüş, buna karşılık kalın barsak-rektum kanserinde 6 ve kalça kırıklarında 5 tane az vaka görülmüştür.
2- Sadece östrojen 6,8 yıl verildiğinde, her yıl için 10.000 kadında fazladan 12 inme ve 6 damar tıkanıklığı görülmüştür. Bu kadınlarda koroner damar hastalığı ve kalın barsak –rektum kanseri ile meme kanseri risklerinde istatistiksel olarak anlamlı bir artış bulunmamıştır. Kalça kemiği kırıklarında 6 tane az vaka görülmüştür.
Görüldüğü gibi sayılar 10.000’deki artışları göstermektedir ve doğal olarak rastlanan durumlar çıkartılarak bulunmuştur. Örneğin meme kanseri yılda 10.000’de 68’dir ve bunun 38’i tedavideki hastalarda, 30’u da hiç tedavi olmayanlarda olmuştur.
Burada durup düşünülmesi gereken şudur: Hangi haber iyi, hangisi kötü? İnme riskinin %41 artması mı, kalça kırığı riskinin %34 azalması mı? Gerçekte ne denildiğinin anlaşılması için iki kavramın iyi bilinmesi gerekir: nisbi (relative) risk ve mutlak (absolute) risk.
Nisbi risk; bir grupta oluşan hastalığın diğer bir grupla karşılaştırması sonucu ortaya çıkan sayı, mutlak risk ise bir gruptaki kişilere has olan risk artışını gösteren sayıdır ve bireysel risk hakkında daha iyi bilgi vermektedir.
Tek bir kişiye rastlayan risk artışı çok düşük olabilir ama geniş bir kitleye uyarlandığında rastlanan rakamlar çok yüksek olabilir. Örneğin WHI çalışmasında 10.000 hasta, bir yıl boyunca östrojen ve progesteronu birlikte aldığında tedavi almayanlardan 8 tane daha fazla meme kanseri gelişecektir, bu durumda kişi başına düşen mutlak risk çok düşük olacaktır. Buna karşılık, bu 10.000 kadında 6,8 yıl boyunca tedavi almayanlara oranla eklenen 100 kadar yeni vaka, tedavi gören milyonlarca kadına uyarlandığında rakamlar büyümektedir.
Bunlarla birlikte, eğer hormon tedavisi görüyorsanız, bu raporların sonuçlarına bakarak meme kanseri veya başka bir duruma yakalanacağınız anlamını çıkartmayınız. Kişisel ve ailevi tıbbi geçmişiniz, yaşam tarzınız ve diğer etkiler, sizin bir hastalığa yakalanıp yakalanmayacağınız konusunda çok daha önemli rol oynamaktadır.